16.08.2012

Dünya Hali - 17 Ağustos 2012

Balkanlarda yaşayan bir dil: Türkçe... 
 Prof. Dr. Nimetullah Hafız /Prizren-Kosova
Balkan Türkoloji Araştırmaları Merkezi Kurucusu ve Başkanı


Yayından:
"Balkan Türk Ocağı Araştırmaları Merkezi 2001 yılında Kosova Prizren 'de kuruldu.
Bu projenin amacı bilgi alış- verişini hızlandırmak, genç araştırmacıları yetiştirmek, Balkanlar arasında dostlukları yeniden kurmak ve güçlendirmek için katkıda bulunmaktır.
Tüm Balkan ülkelerinde temsilcilerimiz vardır. Araştırma merkezinin etkinlikleri bilimsel araştırmacılık, uluslar arası bilimsel toplantılar, kütüphanecilik, arşivcilik, yayıncılık olarak özetlenebilir. Çalışmalar yıllık ve 5 yıllık planlanmış projeler halinde sürdürülmektedir.
Türkçe, tarih boyunca çok önemli bir rol oynamıştır. 1951 yılına kadar Kosova'da Türkçe eğitimimiz yoktu. 1951 yılından sonra Türkçe eğitim hakkı alabildik.

Türklerin sayısı eskisi gibi değildi. Özellikle Balkan savaşlarından sonra Türk aileler Türkiye'ye göç etti.
Kitaplarımız özellikle Balkan Türkolojisiyle ilgilidir. Ayrıca çok zengin bir kütüphanemiz var. Fakat maalesef yerimiz yok. Bu yüzden 11 yıldır yaptığımız çalışmalar çok zor gerçekleştirilmiştir."



Daha fazlası için: Nimetullah Hafız'ı dinle
  


Bal-Tam

Kısa adı BALTAM olan Balkan Türkoloji Araştırmaları Merkezi, 2000 yılının Mart ayında, bir Osmanlı kültür merkezi ve tarihi bir kent olan, nüfusunun önemli bölümünü Türklerin oluşturduğu Prizren'de, Kosova Priştine Üniversitesi Filoloji Fakültesine bağlı Türkoloji Kürsüsü öğretim üyelerindenProf.Dr. Nimetullah HAFIZ ve Prof.Dr. Tacida HAFIZ tarafından kuruldu.

Anadolu Üniversitesi ve Köln Üniversitesi işbirliğiyle Tezsiz Yüksek Lisans olanağı


Hülya Güreler
Anadolu Üniversitesi Batı Avrupa Bürosu
Tezsiz Yüksek Lisans Programı Görevlisi






Yayından: "Avrupalı Türklere yaklaşık 10 yıldır sunulan bir yüksek lisans programı hakkında bilgi vermek istiyorum. Bu yıl ilk kez sadece işletme yönetimi değil konaklama işletmeciliği ve iktisat programı açılması bekleniyor. Bu programa başvurmak isteyenler; 4 yıllık lisans mezunu olması gerekiyor ve ortalaması 2.00 olması gerekiyor. Giriş sınavı yapılacak bu sınavdan 100 üzerinden 50 alması gerekiyor. Program Köln Üniversitesi dersliklerinde yüz yüze olacaktır.
Öğrenci adayları www.anadolu-uni.de adresine girerek bize ulaşabilirler. 21 Ağustos'a kadar kayıtlarımız devam ediyor.
2002 yılından beri hizmet veriyoruz. 100'ün üzerinde öğrencimiz oldu. Hizmetimizle daha çok kişiye ulaşmak istiyoruz."



Daha fazlası için: Hülya Güreler'i dinle 


Ramazan bayramı ve Avrupa'da Müslüman olmak

Dr. A. Atilla Doğan / Köln-Almanya

Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi

"Müslümanların sosyal ve kültürel yaşamında önemli bir yer tutan Ramazan ayı ve takibinde yaşayan Bayramın, farklı din ve kültür ortamında nasıl yaşatıldığı ve yaşandığı hususunda bilgiler,gurbettekilerin bu konudaki tutum ve davranışları.

Yerleşik olanlar ile geçici gidenlerin yaşam tarzlarındaki farklılıklar...

Geçici olarak gidenlerden işçi ve öğrencilerin durumları... 

Evlilik yolu ile Avrupa ülkelerine yeni gelenlerin yalnızlığı...

Yayından:" Bu sene ramazan, birçok bölgede okul izini olduğu için çoğu vatandaşımız Türkiye'ye gittiler. Burada kalan Türkler ise ramazanı ellerinden geldiğince yaşatmaya çalıştılar. Geçici olarak gelen kişilerin dünyası biraz daha farklı oluyor. Bizim gibi yerleşik olanlar kendi aralarında müslümanlığı yaşatmaya çalışıyor ama dönemlik gelenler daha kopuk olarak yaşıyor. Dolayısıyla bu dönemlerde kendi toplumuyla beraber olabilenlerdaha Türkiye'ye benzer yaşıyorlar. Burada ise kesinlikle bir dışlama yok ama ister istemez ramazanı kendi başınıza yaşamak zorunda kalıyorsunuz.
Ramazan insanların bir araya gelmeleri açısından önemli bir zamandır. Biz çok şanslıyız, ramazanı böyle yaşadığımız için. Avrupa'daki müslümanlar olarak ramazanı  çok rahat yaşayabiliyoruz, bir sıkıntımız yok bu konuda.
Avrupa'da bayramların çok güzel geçmesini bekliyoruz. Ancak geçici gelenler ve yeni gelenler açısından zor olacaktır. İletişim yoluyla aradaki insanlarla konuşarak daha fazla yaşatmaya çalışıyoruz.
Ramazan Avrupa'da çocukların kendi kültürleriyle yakınlaştığı dönemlerden biridir. Bayramlar aracılığıyla kendi kültürlerini tanıyabiliyorlar."

 Daha fazlası için: Atilla Doğan'ı dinle

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder