16.11.2012

Dünya Hali - 16 kasım 2012

21. yüzyılda yerleşikler ve göçmenlerin uyum meselesi-3

Dr. A. Atilla Doğan
Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi 

Yerleşik ne kadar yerleşik, göçmen ne kadar göçmen?
Her yer değiştiren göçmen midir?
Yerleşik ya da kalıcı olmanın şartları nedir?
Göçmenlerin uyum sağlama ölçütleri nedir nelere bakılmalıdır?

‘’Göçmen, farklı bir ülkeden gelmiş, sonra geldiği o ülkede kalmaya karar vermiş kişilerdir.
Türkiye’nin dışında yaşayan herkese, önceleri gurbetçi daha sonra Almancı ve şimdi de Avrupalı deniliyor.
Türkiye’de yaşayanlar gurbetçi tanımını kullanıyor.
Avrupa’da yaşayan gurbetçiler artık gurbetçi tanımını kabul etmiyor, Almancı tanımını hiç kabul etmiyor, biz Avrupalı Türkleriz diyorlar.
Hepimiz bir gün bir yere göçme durumunda kalabiliriz, ya zorunlu ya isteğe bağlı ya da geçici olarak.
Ülkemizde gördüğümüz yerli olmayan geçici veya kalıcı gelmiş kişilere samimi duygularla bakmakta yarar var.
Çünkü belki bir gün sizlerde başka bir yere gideceksiniz.
Savaş şartları, doğa felaketleri insanların bir yerden başka bir yere göçmesine neden oluyor.
Bu durumda olanlara daha çok sahip çıkmak, destek olmak gerekir.
Gittiğiniz ülkede eğitim seviyeniz ne kadar yüksekse, o ülkenin dilini ne kadar çok iyi biliyorsanız o kadar hoş geldiniz deniliyor.
İsteğe bağlı göçlerde ekonomik yeterlilik, sosyal çevre şartları, sizi kabul edecek ülkenin değerlendirme kriterleri içerisinde yer alıyor.
Zorunlu göçlerde ise kendinizi iyi geliştirirseniz gittiğiniz yerde kalıcı olabilir, kalıcı olduğunuz yerde de sizi kendi toplumuyla bir arada yaşama konusunda destekleyen rakamların sayısı artabilir.’’

Atilla Doğan'ı dinle 

Aile ve kadın - 3
Kadına yönelik şiddet ve kadın üzerindeki psikolojik etkileri
Seda Haran
Uzman Psikolog

Yurt dışında ki kadınlarımız da şiddete uğruyor.
Şiddet evrensel bir şey.
Üniversite mezunu olan, ekonomik durumu iyi olan kadınlarımız da şiddete maruz kalabiliyor.
Toplumumuz da kocasıdır döverde severde diye bir yaklaşım var biliyorsunuz ki.
Bir kez şiddet başlamışsa bu artarak devam ediyor.
Çağdaş yaşamda kadına şiddetin olmaması gerekiyor, bu yüzden bilinçlenmek çok önemli.
Şiddetle ilgili medyada verilen haberler son derece önemlidir ve dikkatli olunması gereklidir.
Atılan manşetler özendirici ya da şiddet bir çözüm gibi gösterilmemeli.
Şiddete uğrayan kadın psikolojik olarak kendini çok kötü ve mutsuz hissediyor.
Eşi eve geldiğinde çok gergin, sürekli onun isteklerini yapmaya çalışan bir kadın görüyoruz.
Kendi sorunlarıyla başa çıkamayan, kendini yalnız hisseden kadının zamanla tahammülü azalıyor ve eşine olan öfkesini çocuğuna yöneltebiliyor.
Şiddet gören kadın kendini kötü hissediyor sürekli hastahanelere gidiyor. Anti depresanlar kullanıyor ancak evin içinde ki şiddet bitmedikçe ne bunların faydası olabilir nede kendini iyi hissedebilir.
Kendini değerli hissedemez, kendini o ailenin bir parçası olarak göremez.
Kocamdır döverde severde yaklaşımını kadın kesinlikle terk etmeli.
Şiddet şiddeti doğuruyor ve daha sonra sürekli artarak devam ediyor.
Bir çok yasa değişti ben biraz daha bilinçlendiğimizi düşünüyorum ama bunun yurt dışında uygulanabilirliği çok önemli.
Bu benim kocamdır, evim yok, işim yok, dil bilmiyorum nereye gideceğim diye düşünülüyor ve o zaman şiddeti önlemekdaha da zor oluyor.
Bu yüzden erkeklerin de bilinçlenmesi çok önemli.
Kadınlar kesinlikle şiddeti içtenselleştirmesinler, bu konuda profesyonellerden yardım alsınlar, anlatsınlar.
Ailedeki şiddeti önlemek için neler yapılabilir bilgi edinsinler.


Seda Haran'ı dinle



Vekaletnameler ve hukuki işlemler-2
Av. Sabri Canbolat

‘’Hayatta her işe kendimizin yetişmesi, her işi kendimizin anlaması ne yazık ki pek mümkün değil.
Bu yüzden bi çok yerde vekillik veriyoruz.
Örneğin araba alıyoruz, satış danışmanına vekillik veriyoruz onlar da bizim adımıza arabanın satışını yapıyor, plakasını çıkartıyor, arada ki firma olarak o tüm işleri hallediyor.
Tapuda emlakta ve bir çok yerde de aynı şeyler geçerli.
Vekalet hayatınız boyunca biriktiğiniz her şeyi bir imza karşılığında kaybetmenize neden olabilir.
Yanlış yönlendirmeler, eksik bilgilendirmeler sonucu atılan imzalar bir çok sıkıntı doğuyor.
Vekalet noterden verilir aynı şekilde -aynı noter olması şart değil- noterden alınır.
Vekil tayin edilen kişi, vekil olduğu tarihten itiraben istifa etse bile 15 gün boyunca işlemler sonuçlanıncaya dek görevine devam etmek zorundadır.
Vekaletler hakkında söyleyebileceğim en büyük yanlış okumadan imza atılmasıdır.
Sonuçtu evinizi arabanızı paranızı bir kişiye teslim ediyosunuz. Okuyun, anlamadığınız kısmı da notere sorun.
Vekalet almak vermek çok ciddi bir iş.
Mutlaka vekalet dosyasının sureti ve kopyası saklayın.’’


Av. Sabri Canbolat'ı dinle

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder