28.04.2012

Dünya Hali - 30 Nisan 2012 Pazartesi


Göçmenlerin kamu kurumlarında istihdamı 
Uyum ve çok kültürlülük

Zülfiye Kaykın
Zülfiye Kaykın
Kuzey Ren Vestfalya Uyum, Çalışma ve Sosyal Bakanlığı Uyumdan Sorumlu Müsteşar


Yayından:
"Kuzey Ren Vestfalya, Yaklaşık 18 milyon nüfusu olan 800bin Türkiye kökenli insanın bulunduğu bir eyalet.
"Özellikle Türk gençlerinin kamuda daha fazla yer almasını arzuluyoruz.
"Polis birimlerinden açık bir teşvik var ve bunun diğer alanlara da yayılmasını istiyoruz.
"Almanya'da bütün alanlarda normalleşmeye gidilmesi, göçmen kökenli insanların hissedilir bir oranda istihdam edilmesi kabulü gösterecektir.
"Biz bunun çerçevesini çizmeye, göçmen kökenli gençlerin önünü açmaya çalışıyoruz.
"Kuzey Ren Vestfalya'daki yabancıların oranı %22. kamuda bunun karşılığı yok.
"2025 yılına kadar sadece  Kuzey Ren Vestfalya'da 600 bin iş açığı olacak. Bunu görmekle beraber henüz önyargıların önüne geçebilmiş değiliz.
"İsminden veya cinsiyetinden dolayı işe alınmayan insanlar var.
"Bu sorunları aşmamız gerekiyor.
"Artık Türkiye'den misafir işçiler gelmiyor. III. ve IV. kuşak artık gelmiş durumda. Burada bu insanlar ayrımcılığı hissettiği sürece normalleşme mümkün değildir.
"Özellikle burada doğmuş, yetişmiş, okula gitmiş gençlerimizin kendisini buralı olarak ifade etmesi gerekiyor.
"Ben Dortmund'da, Duisburg'da doğdum, buralıyım demesi gerek."



Daha fazlası için:
Zülfiye Kaykın'ı dinle
 

Göçmenlerin kamu kurumlarında istihdamının anlamı


 Neden şimdiye kadar kamu kurumlarında yeteri kadar göçmen istihdam edilemedi?
Türklerin Almanya’da kamu kurumlarında görevlendirilmesinin ne gibi yararları var?

 İş başvurularında “ isim ve soyadı” yazılmadan anonim  müracaat uygulaması konusunda gelişmeler neler?
Neden böyle bir uygulamaya ihtiyaç duyuldu?
Bunun ne gibi yararları var?

Mete Atay
Almanya türk Öğretmenler Federasyonu Onursal Başkanı
Mete Atay
Daha fazlası için:
Mete Atay'ı dinle











Türklerin hakları ve Avrupa Birliği Adalet Divanı kararları

Hamdi Pınar

Türklerin anlaşmalardan doğan hakları ve uygulamalar
Serbest dolaşım, vize konusunda yaşanan sıkıntılar

Yrd. Doç. Dr. Hamdi Pınar
Bilkent Üniversitesi
Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi

"Türklerin tahmin ettiğimizden çok daha fazla hakkı var.
"1987 yılında bir Devlet kararıyla hukuksal bir temel atıldı.
"Özellikle 90'lı yıllardan itibaren çok sayıda karar var. Bunlardan ilki Sevince davasıydı.
"Günümüzde 80 sayılı ortaklık konseyi kararıyla, çalışmanızdan dolayı oturma izni verilmek zorunda.
"Türk vatandaşları işçinin serbest dolaşımı hakkından bu şekilde yararlanmış oluyor.


1989 AB Adalet Divanı kararı:
"Doğrudan etkili hüküm. Türkler her türlü hastalık ve aile yardımları konusunda sosyal haklara sahip oldu.


1984 Eroğlu kararı:
Türk vatandaşı bir kişi AB üyesi ülkede 3 yıldır çalışıyorsa, aile bireyi daha sonra bu üye ülkeye gider, eğitim alır ve iş bulursa doğrudan oturma izni alabiliyor. Yaş sınırı 25.
Bu yaştan önce gitmek önemli.

Ayrımcılık yasağı:
"Her türlü ayrımcılık yasak. Kahveci kararı (Nihat Kahveci) çok ilginçtir.
"Nihat Kahveci İspanya'ya gittiğinde yabancı değil AB vatandaşısayılmam gerekir dedi ve "Adalet Divanı kendisini haklı bulduu. Şu anda bütün Türk sporcuları AB üyesi ülkelerde artık yabancı statüsünde değil.
"75 milyon Türk vatandaşı  hukuken, ama siyaseten değil, pasaportla 12 ülkeye elini kolunu sallayarak hizmetin serbest dolaşımından yararlanabilir.
"İngiltere'de vizesiz olarak gidip yerleşebilir ve mesleğinizi icra edebilirsiniz."


Daha fazlası için:

Hamdi Pınar'ı dinle


Bu karar AB ülkelerini zorlayacak

AB İçişleri Bakanları, Türkiye'yle Vize Diyaloğunda Anlaşamadı

hamdipinar.blogspot.com

Hamdi Pınar'ın facebook.com'daki duvar yazısından:
EZİLEREK DEĞİL, DİK DURMASINI BİLEREK HAK ARAMALIYIZ
AB Bakanı Egemen Bağış'ın aşağıdaki mektubunu okuduktan sonra bir kaç eleştiriyi yazma zorunluluğu ortaya çıktı. Bunlar:



(1) Mektubun tamamında AB'ye karşı bir eziklik duygusu hakim. Bu çok yanlış. Zira vize uygulaması Türkleri küçük düşüren değil, AB'nin çifte standardını gösteren bir uygulamadır.

(2) AB'ye karşı Türkiye'yi acındırıcı bir pozis...yona düşürmek doğru değil. Bu anlayış bizim bürokrasinin en temel eksikliği maalesef.

(3) Yanlış kıyaslamalar yapılmış, böylece haklı davanızı lüzumsuz yere sulandırılmıştır.

(4) "Vizesiz Avrupa" yolunu açan ABAD kararları ve üye ülkelerdeki mahkemelerin kararları tek cümle ile geçiştirilmiş olması işin esasının bilinmediğini bir kez daha ortaya koyuyor. Zira bu kararlardan bu haklar ortaya çıkmıştır. Ayrıntılı ve uzun uzun her seferinden bunlardan bahsedilmelidir. Bu karar metinleri, AB ve üye ülkelerle yapılan her toplantıda önlerine koymalıyız.

(5) Geri Kabul Anlaşması ile hukuksuz vize uygulamaları arasında bağlantı kurmamız çok yanlış. Bu AB'nin işine geliyor. Biri müzakere edilmesi gerekirken, ikincisi bir haktır.

(6) AB'ye şunu sormalıyız: Hukuk devleti ilkesi geçerli mi sizde? Evetse, bugünden itibaren vize uygulamasını kaldırmak zorundasınız.

(7) İnsan haklarına saygılı mısınız? Evetse, bugünden itibaren Türk vatandaşlarının seyahat etme özgürlüğünü sınırlandıran vizeyi kaldırınız.

(8) Ey AB ve üye ülkeler, ya vizeyi kaldırırsınız ve değerlerinizle uyumlu olursunuz; ya da her yerde ve ortamda çifte standardınızı suratına çarparız demek gerek.
İşte diklenmeden dik durmak ve hakkı aramanın yolu böyle olur. Ezikler, -eğer varsa- karşı tarafın merhameti kadar hak alır. Hukuksuz vize hâlâ uygulandığına göre AB'den merhamet beklemek nafiledir.






hamdipinar.blogspot.com'dan:

ABAD'dan Yeni Karar: Çift Vatandaşlık Sahiplerinin Aile Bireyleri ve Ortaklık Hukuku


29 Mart 2012 tarihli ABAD'ın Kahveci/Inan kararı ile çifte vatandaş olan (davada Hollanda ve Türk vatandaşlığı söz konusu) kişilerin eşleri veya diğer aile bireylerinin hakları gündeme geldiğinde çifte vatandaş olan kişilerin Türk vatandaşlığı da dikkate alınarak aile bireyleri açısından Türkiye-AB Ortaklık hukukundan kaynaklanan haklardan yararlanabilecekleri ortaya çıktı. Böylece çifte vatandaşlığa sahip ve AB üyesi ülkede yaşayan Türklerin Türk vatandaşı olan aile bireyleri açısından Ortaklık hukukundan kaynaklanan haklardan yararlanabilmeleri yolu açılmış oldu. Bu karar bu yönü ile ilk karar oluyor. Zira çifte vatandaşlıkta her devlet kendi vatandaşlığını esas alır. Yani Hollanda'da yaşayan biri çifte vatandaşsa, Hollanda açısından esas alınan vatandaşlığı Türk değil, Hollanda vatandaşlığıdır. Bu kararda ABAD isabetli bir şekilde Ortaklık hukuku bakış açısından değerlendirmiş ve çifte vatandaşlığa sahip olan kişilerin aile bireylerinin durumunu çok olumlu bir şekilde açıklığa kavuşturmuştur. 

Karar metni için tıklayın:















Küçük bir Not:
Programımızın içeriğinin, hem Türkiye'de hem de Avrupa başta olmak üzere Türkiye dışında Türkçe konuşanlar için, büyük ilgiyle izlenen Survivor yarışmasında hangi yarışmacının adayı terk edeceği, Mustafa Topaloğlu veya Merve Büyüksaraç'ın ne kadar SMS alacakları kadar önemli olduğunu düşünüyoruz. Sayfamızın ziyaretçilerinin her gün artan sayısı da bu düşüncemizde haklı olduğumuzu kanıtlıyor.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder