Avrupa’da Türkçe yayınlar ve 29 Ekim 2012
tarihinde yayın hayatına başlayan Avrupa Gün gazetesi
Türkçe yayın
ihtiyacı
Türkçe haber
kaynakları
Okuyucu
kitlesinin özellikleri
Yayın
organları nasıl ayakta duruyor?
Daha fazla
okura ulaşmak için ne yapmak gerekiyor?
Osman Çutsay
Avrupa Gün Sorumlu Yönetmeni
Mete Atay /Bonn
Almanya Türk Öğretmenler Federasyonu Onursal Başkanı
Yayından:
''Konumuz son 40 yılda Avrupa’nın yerleşik dillerinden biri haline gelen Türkçe. Sadece Batı Avrupa’da 5 milyonun üzerinde Türkçe konuşan insan yaşıyor. Bu varsa o zaman Türkçe medyanın da olması lazım.
Bizim çıkışımızı bir tür gazetecilerin sivil dayanışması ve bir tür sivil toplum hareketi, bir tür yurttaş hareketi, yurttaş girişimi olarak görmek lazım. Mesele şu. İçinde yaşadığımız bu toplumu, bu dünyayı biz yeniden bir basın olarak üretebiliyor muyuz?
ikincisi bizi çok ilgilendiren şeyler var, çok fazla ilgilendiren şeyler var. Bu ülkede 2000 ile 2006 yılları arasında 8 tane Türk esnaf öldürüldü. Bu korkunç bir şey. Bu seri cinayetlerle ilgili yeterince olayın üzerine gidildiğini söylememiz mümkün değil. Türk basını bu konularla pek ilgilenmiyor. Biz bunların üzerine gidilmesi gerektiğini, işi bizim araştırmamız gerektiğini ileri süren bir grup insanız ve çoğalacağımızı düşünüyoruz.
Türkiye kaynaklı olmayan tamamen Avrupa çıkışlı bir günlük gazete yayınlanamıyor. Çünkü bunun önünde görülmeyen birçok çeşitli engeller var. Somut bir neden söyleyecek olursak; 90’lı yıllarda uydu antenleri çıktıktan sonra Avrupa’ya bütün Türkiye’de ki televizyonlar yayın yapmaya başladılar. Almanya’da büyük bir panik yaşandı. Bizim çocuklarımız bizim insanlarımız Türkçe televizyon izliyor diye eleştirildi, artık bu insanlar Almanca konuşamaz diye suçlandı, işte bunlar artık kendi aralarında paralel bir toplum oluşturacaklar diye herkes toplum mühendisi kesildi.Buna bile tahammül edilemedi. Türkçeye ve onun kültürüne karşı çok büyük haksızlık yapılıyor. Okullarda, iş yerlerinde Türkçe konuşma engellenmeye çalışılıyor Maalesef bu Temel hak ve özgürlük olarak görülmüyor. Artık Türkçenin öğrenilmesi, konuşulması, öğretilmesi, yayılması bir hak olarak görülmeli.''
Osman Çutsay ve Mete Atay'ı dinle
Almanya Türk Öğretmenler Federasyonu Onursal Başkanı
Yayından:
''Konumuz son 40 yılda Avrupa’nın yerleşik dillerinden biri haline gelen Türkçe. Sadece Batı Avrupa’da 5 milyonun üzerinde Türkçe konuşan insan yaşıyor. Bu varsa o zaman Türkçe medyanın da olması lazım.
Bizim çıkışımızı bir tür gazetecilerin sivil dayanışması ve bir tür sivil toplum hareketi, bir tür yurttaş hareketi, yurttaş girişimi olarak görmek lazım. Mesele şu. İçinde yaşadığımız bu toplumu, bu dünyayı biz yeniden bir basın olarak üretebiliyor muyuz?
ikincisi bizi çok ilgilendiren şeyler var, çok fazla ilgilendiren şeyler var. Bu ülkede 2000 ile 2006 yılları arasında 8 tane Türk esnaf öldürüldü. Bu korkunç bir şey. Bu seri cinayetlerle ilgili yeterince olayın üzerine gidildiğini söylememiz mümkün değil. Türk basını bu konularla pek ilgilenmiyor. Biz bunların üzerine gidilmesi gerektiğini, işi bizim araştırmamız gerektiğini ileri süren bir grup insanız ve çoğalacağımızı düşünüyoruz.
Türkiye kaynaklı olmayan tamamen Avrupa çıkışlı bir günlük gazete yayınlanamıyor. Çünkü bunun önünde görülmeyen birçok çeşitli engeller var. Somut bir neden söyleyecek olursak; 90’lı yıllarda uydu antenleri çıktıktan sonra Avrupa’ya bütün Türkiye’de ki televizyonlar yayın yapmaya başladılar. Almanya’da büyük bir panik yaşandı. Bizim çocuklarımız bizim insanlarımız Türkçe televizyon izliyor diye eleştirildi, artık bu insanlar Almanca konuşamaz diye suçlandı, işte bunlar artık kendi aralarında paralel bir toplum oluşturacaklar diye herkes toplum mühendisi kesildi.Buna bile tahammül edilemedi. Türkçeye ve onun kültürüne karşı çok büyük haksızlık yapılıyor. Okullarda, iş yerlerinde Türkçe konuşma engellenmeye çalışılıyor Maalesef bu Temel hak ve özgürlük olarak görülmüyor. Artık Türkçenin öğrenilmesi, konuşulması, öğretilmesi, yayılması bir hak olarak görülmeli.''
Osman Çutsay ve Mete Atay'ı dinle
Medyanın topluma karşı sorumlulukları
Hürriyet Avrupa ve sosyal sorumluluk
örnekleri
“Aile içi şiddete son” kampanyası
Göçmen Gençlerin istihdamına
yönelik kampanya
Ayhan Can
Hürriyet Avrupa Yazarı
Yayından:''Hürriyet Avrupa'nın yurt dışında yürüttüğü Aile İçi Şiddete Son isimli bir kampanyası var.
2005 yılı mayıs ayında bu kampanyanın startını verdik. Bu yılda 7. Yılını doldurdu kampanyamız.
Çok yararlı çalışmalar yaptık. Birçok broşür ve kitap bastırdık.
Amacımız tabi toplumu aile içi şiddet konusunda uyarmak, duyarlılığı arttırmak ve netice itibari ile şiddete dur demek.
Bu kampanya çalışmalarımızın en önemli ayağı 2 dilde hizmet veren Alo Yardım Hattı’dır
7 yılda hattımıza başvuranların sayısı 2000’nin üzerinde. Yaklaşık 3200 görüşme yapıldı.
Bir çok olayda da burada ki arkadaşlarımız polis ile iş birliği yaparak mağdur durumda olan, şiddet gören kadınlarımıza, insanlarımıza yardımda bulunabildi. Yani Yardım eli uzatabildik.''
Ayhan Can ve Mete Atay'ı dinle
Yayından:''Hürriyet Avrupa'nın yurt dışında yürüttüğü Aile İçi Şiddete Son isimli bir kampanyası var.
2005 yılı mayıs ayında bu kampanyanın startını verdik. Bu yılda 7. Yılını doldurdu kampanyamız.
Çok yararlı çalışmalar yaptık. Birçok broşür ve kitap bastırdık.
Amacımız tabi toplumu aile içi şiddet konusunda uyarmak, duyarlılığı arttırmak ve netice itibari ile şiddete dur demek.
Bu kampanya çalışmalarımızın en önemli ayağı 2 dilde hizmet veren Alo Yardım Hattı’dır
7 yılda hattımıza başvuranların sayısı 2000’nin üzerinde. Yaklaşık 3200 görüşme yapıldı.
Bir çok olayda da burada ki arkadaşlarımız polis ile iş birliği yaparak mağdur durumda olan, şiddet gören kadınlarımıza, insanlarımıza yardımda bulunabildi. Yani Yardım eli uzatabildik.''
Ayhan Can ve Mete Atay'ı dinle
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder